Müfredata uygun Türkçe sorularıyla LGS sınavına ve yazılılara hazırlanın. 8. sınıf yeni nesil Türkçe testi indir, 8. sınıf yeni nesil Türkçe testi çöz, yeni nesil sorular çöz. Aralık ayına kadar Türkçe dersinde işlenen konuları kapsayan, genelde yorum sorularından oluşan bu sınavı isterseniz sayfanın altındaki linke tıklayıp indirin, çıktısını alıp çözün. İşte, 8. sınıf aralık ayı Türkçe deneme sınavı:
8. Sınıf Aralık Ayı Türkçe Deneme Sınavı
1) Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “görmek” sözcüğü “yanına gitmek, ziyaret etmek” anlamında kullanılmıştır?
A) Bu işten zarar edeceğimizi görmek için kâhin olmaya gerek yok.
B) Şiddetli bir deprem görmüş biri olarak söylüyorum, hayatımda hiç bu kadar korkmadım.
C) Yarın hastanedeki anneannesini görmeye gidecekmiş.
D) Üniversite yıllarında hepimiz okullarda staj eğitimi gördük.
Terim Anlam: günlük yaşamın dışında kullanılan ve bilim, sanat, spor, edebiyat, coğrafya gibi alanlara ait olan sözcüklerdir. Terim anlamdaki bir sözcüğü açıklamak genelde daha uzundur çünkü daha çok açıklama gerektirir. Genellikle meslek alanlarda veya makale türündeki yazılarda kullanılır.
2) Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde terim anlamlı sözcüğe yer verilmemiştir?
A) Tahtaya bir doğru çizerek öğrencilere sorusunu sordu.
B) Küçük meteorlar, atmosfere girince parçalanmaya başladı.
C) Fiilimsiler; isim, sıfat ve zarf özelliği kazanan sözcüklerdir.
D) Bilgiyi sonuna kadar biliyoruz ama kullanamıyoruz.
I. Üzümler henüz ham, daha sonra toplanacak.
II. Dünya Savaşı’nın önemli gerekçelerinden biri de ham madde arayışıdır.
III. Bu kurumda staja başladığım anlarda hamdım, aranızda işin kurdu oldum.
IV. Ham petrol burada işlendikten sonra yurt içine dağıtılıyor.
3) “Ham” sözcüğü numaralanmış cümlelerin hangilerinde aynı anlamda kullanılmıştır?
A) I. ve II.
B) II. ve III.
C) II. ve IV.
D) III. ve IV.
4) Aşağıdaki cümlelerin taşıdıkları anlamlar parantez içinde verilmiştir. Buna göre hangisi yanlıştır?
A) Ağaçların arasından keyifle koşan çocuk bana mutluluğu özetliyordu. (Nesnel)
B) Yapıtında kuşaklar arası çatışmayı etkili bir dille anlatmış. (Öznel)
C) Uçsuz bucaksız maviliğin karşısında büyülenmiş bir Kayseriliyim. (Öznel)
D) Manavın önünde durarak adama elindeki kâğıdı gösteriyordu. (Nesnel)
Çizgi romanlarda anlatılmak istenen konu bir an önce anlatılır, okuyanın sabrı zorlanmaz.
5) Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır?
A) Kitaptaki karakterler gerçek yaşamdan alınmış kişilerdir.
B) Bir romanda seçilen konunun okuyucunun isteğine uygun olması gerekir.
C) Anlatırken fazla bir şey olmasın istiyorum, okuru yormak istemiyorum.
D) Yazar bu romanında insanların karşılaştıkları sorunları eleştirel bir dille vermiş.
Yazarın kuyumcu titizliğiyle oluşturduğu öykülerindeki sözcükler ne bir eksik ne de fazladır.
6) Bu cümlede anlatılmak istenenle aşağıdakilerden hangisi anlamca aynı doğrultudadır?
A) Yoğun bir çalışma ürünü olmuş.
B) Anlatımındaki hassas dengeyi oluşturmuş.
C) Herhangi bir bilgi eksikliği yoktur.
D) Okurlar tarafından oldukça beğenilmiş.
Bir yandan ustayım diyeceksin. Bir yandan da yazacak konu bulamadığını söyleyeceksin. Yok, öyle şey!
7) Bu cümle ile aşağıdakilerden hangisi anlamca aynı doğrultuda değildir?
A) Usta bir yazarın yazmaya konu bulamaması anlaşılır değil.
B) Özgün bir yazarın taklide düşeceğine ihtimal vermem.
C) Yetkin bir sanatçının konu sıkıntısı çekmesi olur iş değil.
D) Önde gelen bir sanatçının içerik sıkıntısı çekmesine inanamıyorum.
Şairin şiirlerinde yer alan insanlar hayattan alınan kişilerdir. Bunlar sanki sizin mahallenizdeki komşunuz Ahmet Ağabey, Cemile Teyze, Bakkal Seyfi…
8) Yukarıda sözü edilen eser için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Özgün
B) Gerçekçi
C) Sanatlı
D) Yalın
Geçen Ramazan Bayramı’nda yeğenlerim beni ziyaret etmişti. Daha önceleri aileleriyle gelirlerdi. Artık büyüdükleri için kendi başlarına geldiler. Çok da iyi ettiler. Onları salonda ağırladım. Aralarında en küçüğü olan Furkan’a şeker sepeti ve kolonyanın yerini gösterip diğerlerine ikram etmesini istedim. Biraz hal hatırımı sordular, sonra hepsi telefonlarını çıkarıp uğraşmaya başladı. Artık o anda her biri kendi âlemindeydi. Bunun adına da sanal âlem dediler. Yanlış anlamayın internet kullanımına karşı değilim. Benim sitemim bayram günlerinin bu şekilde değerlendirilmesiydi. Dayanamayıp sehpanın üzerindeki modemin yanına geçtim. Biliyorum ki hepsi geçen senelerden kaydettikleri şifreyle kendiliğinden bağlantıyı kurdu. Hiç düşünmeden modemi kapadım. Bir süre sonra sırayla başlarını kaldırıp yüzüme baktılar. Yüzümdeki asıklığı sezdiklerinde ise pişmanlıklarını gizleyemediler. Sonra ne mi oldu? En büyükleri çay demledi ve sohbete başladık.
9) Bu paragrafta aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Gelenlerden birini ikram etmesi için görevlendirmiştir.
B) Akrabalarının ziyaret etmelerini olumlu karşılamıştır.
C) Yaptıkları hatanın farkına varan konuklar sohbet etmeye devam etmişlerdir.
D) Konuklar, bayram ziyaretine gittikleri evlerde sanal âleme dalarlardı.
Yoğun iş ortamından başımı kaldırıp bir süreliğine evimde dinlenmeye karar verdim. Evimin penceresinden dışarıya baktığımda çeşitli çiçeklerle süslenmiş park dikkatimi çekti. Buraya gündüz gözüyle bakmamıştım. Ne kadar da güzel görünüyor! Kendimi alamadım, mahallemde biraz gezmeye koyuldum. Yürüdükçe yeni yerler keşfediyor, keşfettikçe mahallemi daha çok sevmeye başlıyordum. Meğer günlük koşuşturmalardan, iş telaşlarından evimi otel gibi kullanmışım. Çoğumuz öyle değil miyiz? Kendimizi iş dünyasına kaptırmaktan çevremizde olup bitenlerden bihaberiz.
10) Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Mahallesini yeni yeni keşfeder.
B) Yoğun iş ortamından kendine vakit ayırmak istemektedir.
C) Yoğun iş ortamında kalmaktan sürekli şikâyet eder.
D) Mahalledeki park, kişinin evinden görülebiliyor.
“Sevmek insanı insan yapan özelliklerin başında gelir. Yüreği sevgi ile atmayan birinin kalbi küflenmiştir. Ona ne kadar değer verirseniz verin kendini hep soyutlar. Hayattan tat almadıkları için de her şeye karşı soğukturlar. Sevmeyi sadece birine karşı duyulan his olarak düşünmemek gerekir. Bir insanın mesleğini ya da yaptığı bir faaliyeti sevmesi de olabilir. Bugün mutsuz ve umutsuz insanların olmasında en büyük etken istemediği bir meslekte olmalarıdır. İşte bu sebeple ve hazır daha yolun başındayken okulumuz öğrencilerinin yanlış okul veya bölüm tercihi yapmaması için böyle etkinlikler düzenliyoruz.”
11) Yukarıdaki konuşmayı yapan bir ortaokul müdürünün düzenleyebileceği etkinlikler arasında hangisi olamaz?
A) Sevdikleri meslekler hakkında düşüncelerini aktardıkları bir kompozisyon yazmaları
B) Rehber öğretmeninin meslek okulları hakkında bir seminer düzenlemesi
C) Deneme sınavında belli puana ulaşan öğrencilerin katılımıyla nitelikli okullara gezi düzenlenmesi
D) Çevre özel liselerdeki görevli öğretmenlerin gelip tanıtım toplantısı yapması
Kasım ayı yalnızca yaprakların yollara döküldüğü sıradan bir sonbahar ayı değildir. Özellikle benim gibi Mersin’de oturanlar için bunaltıcı sıcaklardan kurtulmak, serinliğe kavuşmak, yani nefes almak demektir. Bu ayda kaldırımda yürürken ayakkabının kaldırıma değen sesi yaprakların hışırtısına karışmıştır artık. Bu ses, rüzgârın ılık ve ferahlatıcı etkisiyle birlikte bana ayrı bir huzur verir. Nasıl ki bahar ayıyla içimizde de bir kıpırdama oluyorsa kasım ayında da yaşadığımı yeniden anlıyorum.
12) Bu paragrafta söz konusu şehirde ve kasım ayında aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Bu ay eylül ve ekim aylarından farklıdır.
B) Sıcakların gitmesiyle insanlar ferahlar.
C) Yapraklar yere dökülmüştür.
D) Kendini iyi hissettiği için en sevdiği ay kasımdır.
13) Aşağıdakilerden hangisinde öyküleyici anlatım biçim kullanılmıştır?
A) Öyle şarkılar vardır ki hep aynı sözlerin tekrarından oluşur. Bu tür şarkılar da en çok dinleneneler listesinde yer almaz mı? Buradan insanların beğenilerini sorgulamak niyetinde değilim. Elbette ki kişi beğenilerinde özgürdür, ama ben sıradanlaşan sözlere karşıyım. 90’lı yıllardaki şarkılarla şimdiki şarkılar bir mi?
B) En kuvvetli bağdır sevgi. İlgi kurmak, fedakârlık ve değer vermektir bir bakıma. Aile içinde samimi olmaktır, sokakta ise duyarlı olmaktır. Bir kediyi görünce başını okşamak, bir manzara karşısında hayranlık duymaktır. Kısacası yaşama isteğidir sevgi. Bu nedenle sevgiden yoksun değilse kişi mutludur bir bakıma.
C) Alarm çalınca hemen kalkamadım, 3, 5 hatta 7’ncisini bekledim. En sonunda eşim beni sertçe dürtünce uyanma vakti geldiğine karar verdim. Lavaboda elimi yüzümü yıkadıktan sonra kapının gerisinde iki kişinin -karım ve kızımın- sert bakışlarla beni beklediğini gördüm, alarm sesiyle onları da uyandırmanın mahcubiyetiyle sessizce oradan uzaklaştım.
D) Kimileri sevdiği insanlara karşı olan sevgisini yüreklerinde hisseder de bunu onlara belli etmezler ya da en azından öyle olduğunu düşünürler. Çünkü kişinin hissettikleri gözlerinden belli olur. Bir anlık bakış bile nefreti, korkuyu ve tabii ki de sevgiyi yansıtmada yeterli olur.
Bağ evine geldiğimde içerisi çok soğuk ve zifiri karanlıktı. Hemen birkaç odun alıp sobayı tutuşturdum. Çayı demleyip yanımda getirdiğim kahvaltılık malzemelerini masaya bıraktım. Çıtır çıtır yanan sobadan çaydanlığı alıp bardağıma çay doldurdum. Televizyonu da açıp bir yandan haberleri izledim bir yandan açlığımı giderdim.
14) Yukarıdaki parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisiyle ilgili bir ayrıntıya yer verilmemiştir?
A) Dokunma duyusu
B) İşitme duyusu
C) Tatma duyusu
D) Görme duyusu
15) Aşağıdaki cümlelerden hangisinin öğe sayısı diğerlerinden azdır?
A) Yazarın soyut kavramlara bu kadar çok yer vermesi okuyucularını oldukça şaşırttı.
B) Kalabalığa seslenen adam herkese duyarlı davrandığı için teşekkür etti.
C) Tercihlerimi yaparken kararsız kaldığım için babama okulları sordum.
D) Yeni çıkan edebiyat antolojisi kitabında yakın geçmişin şiirleri yer almış.
16) Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangisinde yazım yanlışı vardır?
A) Alışveriş merkezinde gezerken adeta her bir adımda harcama yapar duruma geldik.
B) T.D.K.’nin internet sitesinde yazım kılavuzuna istediğiniz zaman ulaşabilirsiniz.
C) Tercih sonuçlarımın açıklanmasına birkaç saat kala yerimde duramıyordum.
D) Sporcular bu akşam yapılacak maça hazırlık için sabahtan antrenman yapıyordu.
Bir yandan çay içtik, bir yandan da özlem giderdik.”
17) Yukarıdaki cümlede virgülün kullanım gerekçesi ile aşağıdakilerden hangisi özdeştir?
A) Yazmayı çok severim, hatta yazmak benim için yemek ve içmek gibi vazgeçilmezdir.
B) Kitabımı uzun uğraşlar, tekrar tekrar değerlendirmeler ve çeşitli karalamaklar sonucunda yayınevine götürürüm.
C) Komşu köydeki ebeyi çağırmak için atıyla giden adam kar, tipi dinlemiyordu.
D) İstanbul’a büyük umutlarla gelen Hüseyin, sonunda burada bir iş bulamayacağını anlamıştı.
Başarı, insanlara altın tepside sunulmuş bir armağan değildir. Bu yüzden her kim büyük başarıya hiç çalışmadan ulaştığını söylemişse gerçekçi değildir benim gözümde. Çünkü ter dökmedikçe, geceni gündüzüne katıp çalışmadıkça, kendinden feragat etmedikçe başarı kapısını açamazsın.
18) Bu metinde kaç fiilimsi kullanılmıştır?
A) 5
B) 6
C) 7
D) 8
19) Aşağıdaki cümlelerden hangisinin çatısı özne – yüklem ilişkisi yönüyle diğerlerinden farklıdır?
A) Zor durumda olan şirket için gelir ve gider hesaplamaları yapıldı.
B) Ne olduğunu anlamayan adam şaşkın şaşkın etrafa bakındı.
C) Bu olaya tepki gösteren mahalle halkı valiliğe durumlarını bildirmek için yollara döküldü.
D) Gezmeye gideceğini duyan çocuk hemen hazırlandı.
Aslı, Hülya, Nurgül, Yasemin, Zeynep ve Lale bijuteri dükkânına gitmiştir. Oradan her biri bileklik, kolye veya yüzükten yalnızca bir ürün almıştır.
– Kolyeyi yalnızca bir kişi almıştır, o da Lale değildir.
– Nurgül’ün dışında yalnızca biri aynı ürünü almıştır.
– Hülya’nın da aralarında bulunduğu üç kişi aynı ürünü seçmiştir.
– Aslı ve Zeynep aynı üründen almıştır.
20) Bu bilgilere göre Nurgül’le aynı ürünü kim almıştır?
A) Aslı
B) Yasemin
C) Zeynep
D) Lale
8. Sınıf Aralık Ayı Türkçe Deneme Sınavı Cevap Anahtarı için Tıklayınız.
1-C, 2-D, 3-C, 4-A, 5-C, 6-B, 7-B, 8-B, 9-D, 10-C, 11-A, 12-D, 13-C, 14-C, 15-D, 16-B, 17-A, 18-C, 19-A, 20-D
8. Sınıf Aralık Ayı Türkçe Deneme Sınavını İndirmek için Tıklayınız.