İşte, bağlaç konu anlatımı:
Bağlaç Konu Anlatımı
Kendinden önce ve sonraki sözcükleri, söz gruplarını veya cümleleri birbirine bağlar.
Tek başlarına bir anlamı yoktur.
“ve”
Sunulan seçeneklerin hepsinin olacağı ya da olduğu anlamını taşır. “ile” bağlacı ile aynı görevdedir.
Örnekler:
Gösteride öğrencilere üzüm ve leblebi dağıtıldı.
Görevliye valizini verdi ve merdivenlerden çıkıp otobüse geçti.
“veya”
“ya da” anlamındadır. Sunulan seçeneklerden birinin olabileceğini bildirir.
Örekler:
Kahvaltıda portakal suyu veya çay içeceğini söyledi.
Bugün kurabiye veya kek yapacağım.
“yahut”
“veya” anlamını verir. Seçeneklerden birinin olabileceğini bildirir.
Örnek: Davranışları yahut sözleri onun duygularını ele verir.
“ya da”
“veya, yahut” bağlaçlarının taşıdığı anlamı verir. Seçeneklerden birinin tercih edileceğini bildirir.
Örnek: Anneme hediye olarak ütü ya da elektrikli süpürge alacağım.
“ama, fakat, lakin”
Anlam bakımından birbirine karşı olan iki yargıyı birbirine bağlar.
Örnekler:
Sunum için gerekli hazırlıkları yapmış ama bilgisayarda sorun çıkınca ne yapacağını şaşırmış.
Sınıfımı çok seviyorum ama aynısını sıra arkadaşım için söyleyemem.
Bu haftaki yağışlar iyiydi fakat istediğimiz düzeyde değildi.
Anlatmayacağıma dair söz verdim lakin çok önemli konu olduğu için ne yapacağımı şaşırdım.
Not: “ama” bağlacı bazen pekiştirme görevinde de kullanılabilir.
Örnek: Bu gurbet yerde annemi, babamı ve ablamı çok ama çok özledim.
“yalnız”
“ama, fakat” anlamında kullanılıyorsa bağlaçtır. Bunun dışındaki kullanımlarda (sadece anlamında) bağlaç sayılmaz.
Örnek: Duvarı özenle boyadı yalnız izler hâlen görünüyordu.
“ancak”
“ama, fakat” anlamında kullanılıyorsa bağlaçtır; bunun dışındaki kullanımlarda bağlaç sayılmaz.
Örnek: Ona istediği soruyu cevaplarım ancak beni dinleyecek.
“sanki”
“güya” anlamında kullanılmalıdır. Bunun dışında benzetme olarak kullanılırsa edat görevinde olur.
Örnek: Bu başarısızlığın temelinde sanki ben varım.
“madem, mademki”
Örnek: Mademki hastasın, o zaman buraya kadar gelmeyecektin.
“oysa, oysaki, halbuki”
“Aksi olarak” anlamını taşır. Anlam bakımından karşıt durumda olan yargıları birbirine bağlar.
Örnekler:
Hızlı biten günün ardından hepimiz evimize çekildik oysaki doya doya eğlenmemiştik.
Sohbet etmek için ziyaret ettim halbuki beni, öz yeğenini, tanımadığını söyledi.
“çünkü”
İki cümleyi birbirine bağlayan bu bağlaç, gerekçe anlamı bildirir.
Örnek: Seni dinlemek istemiyorum, çünkü hatalısın.
“zira”
“çünkü” anlamında kullanılan bir bağlaçtır.
Örnek: İstediklerini alamadım zira çarşıya gitmek için zamanım yoktu.
“ne var ki”
“ama, fakat” anlamında kullanılan bir bağlaçtır.
Örnek: Sesinde yorgunluk hissediliyor ne var ki buna aldırış etmiyordu.
“ister… ister…”
Verilen seçeneklerin zorunlu olmadığı, birinden birinin tercih edilebileceği anlamını bildirir.
Örnek: Örnek: Ben alışveriş yaparken ister film izler ister bana eşlik eder.
“kâh… kâh…”
Verilen seçeneklerin ara sıra tercih edilebileceği ve kesinliğin olmadığı anlamını bildirir.
Örnek: Lise yıllarında kâh sahile kâh pikniğe giderdik.
“ha… ha…”
Verilen seçeneklerin birbirine eşit olduğu ve farkının olmadığı anlamını bildirir.
Örnek: Otogara ha dolmuşla giderim ha servisle. Yaklaşık aynı sürede varmaz mıyım?
“hem… hem…”
Verilen seçeneklerin ikisinin de tercih edildiği / edileceği anlamını bildirir.
Örnek: Kütüphanede hem kitap okudum hem ödevlerimi yaptım.
“ne… ne…”
Verilen seçeneklerin ikisinin de tercih edilmediği / edilmeyeceği anlamında kullanılır. Bu bağlacın bulunduğu cümlenin yüklemi olumlu yazılır ancak olumsuzluk anlamı bildirir.
Örnek: Eve geldiğinde çantasında ne kitap ne defter vardı.
“ya… ya…”
Verilen seçeneklerin ikisinden birinin tercih edileceği anlamını bildirir.
Örnek: Bugün ya telefon alacağım ya tablet.
“gerek… gerek…”
“hem…hem, ve” anlamında kullanılan bu bağlaç, verilen seçeneklerin eşit olduğu ve birlikte tercih edilebileceği anlamını bildirir.
Örnek: Anketler gerek teknik destek biriminin gerek müşteri hizmetlerinin tüketimde belirleyici unsur olduğunu ortaya koyuyor.
“belki… belki…”
Yargıları birbirine bağlarken ihtimal anlamını bildirir.
Örnek: Kasabaya gitmemiz lazım, belki iki belki üç gün yetecek kadar ekmeğimiz var.
“de”
Bağladığı sözcük veya cümlelerde farklı anlam ilgisi kuran bu bağlaç, çoğunlukla örtülü anlam bildirir. Bunun dışında ima etme, karşıt yargıları bağlama gibi görevlerde kullanılır.
Örnekler: Birkaç kaşık da pilav alayım. Aksini iddia etse de olayı bir türlü unutamadı.
“ki”
Kendinden önceki ögeyi vurgulayan bu bağlaç, iki ayrı yargıyı birbirine bağlar.
Örnekler: İstenmediğim yere neden geldim ki? Çalışmayı hatasız yapmış ki projesi komisyon tarafından onaylanmış.
“demek ki”
“Öyleyse” anlamında kullanılan bu bağlaç, kendinden önceki yargının sonucunu bildirir. Kişisel değerlendirme anlamında kullanılır.
Örnek: Demek ki insan hedeflerine ulaşabilirmiş.
“ile”
“ve” anlamında kullanılırsa bağlaç, yoksa edattır.
Örnek: Cemil dayının bahçesi ev ile tarla arasında kalıyordu.
“eğer”
Şart anlamı bildirir.
Örnek: Sen de bizimle gelirsen eğer uygun bir yer ayarlayacağım.
“nitekim”
“Sonuç olarak” anlamında kullanılan bir bağlaçtır.
Örnek: Düşünmeden hareket ettiğini söylemiştim nitekim bu işte zarar etti.
“hatta”
Hem de, üstelik… gibi anlamlarda kullanılır. Geldiği cümleden sonra daha ötesi veya ilerisine geçildiğini bildirir.
Örnek: Son yarışmada en önemli rakibine karşı üstünlük sağladı hatta üst tura çıkmayı başardı.
Sıkça Sorulan Sorular
Edat kendinden önceki sözcükle söz grubu oluşturur yani solundaki sözcükle bütünlük kurar, bağlaç ise hem önceki hem de sonrakilerle anlamsal bütünlük kurar.
Bağlaçtır.
Evet, edattır.
Bir yanıt yazın