İşte, 7. sınıf anlatım bozukluğu konu anlatımı:
7. Sınıf Anlatım Bozukluğu Konu Anlatımı
1) Gereksiz Sözcük Kullanımı
➤ Bir sözcüğün anlamı aynı cümlede başka bir sözcük veya ekte bulunuyorsa gereksiz sözcük kullanımı meydana gelir.
➤ Örneğin “Uzun zaman sonra sokakta karşılaştığımızda hiçbir şey olmamış gibi karşılıklı selamlaştık.” bu cümlede geçen selamlaşmak sözcüğü zaten karşılıklı yapılır. Bu tür anlatım bozukluğunda genelde yüklemi tutup diğer sözcüğü cümleden çıkarırız.
Düzeltme: Uzun zaman sonra sokakta karşılaştığımızda hiçbir şey olmamış gibi selamlaştık.
📌 Not: Gereksiz sözcükler cümleden çıkarıldığında anlamda daralma veya eksilme olmaz. Örneğin “Bu filmin izlenmemesinin ana, temel nedeni duygudan uzak kalmasıdır.” bu cümlede “ana” ile “temel” kelimeleri aynı anlamlıdır. O yüzden bunlardan birini çıkardığımızda anlamda daralma olmaz.
📌 Not: Gereksiz sözcükler duruluğa aykırıdır.
✔️ Açıklamalı Örnekler
Onlar buranın en varlıklı ve zengin ailesiymiş.
Açıklama: “varlıklı” ile “zengin” eş anlamlıdır. O yüzden birinin cümleden çıkarılması gerekir.
Bizimkiler 10 Ekim 2006 tarihinde evlenmiş.
Açıklama: 10 Ekim 2006 zaten tarihtir, o yüzden “tarih” kelimesine gerek yoktur.
Arkadaşına kısık sesle bir şeyler fısıldadıktan sonra salonu terk etti.
Açıklama: Fısıldamak zaten kısık sesle yapılır.
Dışarı çıkmasının nedeni marketten alacaklarının olmasındandır.
Açıklama: Yüklem üzerindeki “-den” eki, “neden” kelimesiyle aynı anlam bildirir. İkisi de sebep anlamındadır. O yüzden bunlardan birinin çıkarılması gerekir.
Sanki her geçen gün büyüyen bir sessizlik, şehrin üstüne çökmüş gibiydi.
Açıklama: “Sanki” ile “gibiydi” sözcüklerinden birinin çıkarılması gerekir.
Kendi bildiğini okuyarak yine, tekrar hata yapıyorsun.
Açıklama: Aynı anlamda olan “yine” ile “tekrar” kelimeleri birlikte kullanılmamalı.
Hakkımda konuşulanların hepsini işitip duydum.
Açıklama: “işitip” ile “duydum” kelimeleri aynı anlamdadır. Böyle hatalarda genellikle yüklemi tutup diğer sözcüğü cümleden çıkarırız.
2) Çelişen Sözcüklerin Kullanımı
➤ Kesinlik ve olasılık ya da tahmin anlamını bir arada kullanmak anlatım bozukluğuna neden olur.
➤ Bu ifadeler birbiriyle tutarsızdır çünkü birbirini yalanlar niteliktedir.
➤ Kesinlik bildiren ifadeler: kesinlikle, yanılmıyorsam, eminim ki, her hâlde, muhakkak ki, mutlaka, hiç şüphesiz, tam, elbette…
➤ Olasılık ya da tahmin bildiren ifadeler: zannediyorum ki, sanırım, olabilir, belki, galiba, hemen hemen, herhalde, olsa gerek…
➤ Örneğin “Son derece cazip olan bu teklifi elbette değerlendirebiliriz.” bu cümledeki “elbette” kesinlik, “değerlendirebiliriz” olasılık anlamı bildirir. Bu nedenle aralarında tutarsızlık meydana gelmiştir.
📌 Not: Yeterlilik fiili “ebil-“, olasılık anlamı bildirir. Bu fiilin yüklem olduğu cümlede kesinlik bildiren ifade varsa çelişki ortaya çıkar.
🔥 Dikkat: “Herhâlde” olasılık, “her hâlde” kesinlik bildirir. Bunların ayrı ya da bitişik yazılması taşıdığı anlamı değiştirir.
✔️ Açıklamalı Örnekler
Raporun mutlaka hazırlanacağını düşünüyorum.
Açıklama: “Mutlaka” ile “düşünüyorum” ifadeleri arasında tutarsızlık var.
Sonraki kazanan kesinlikle sen olabilirsin.
Açıklama: “kesinlikle” ile “olabilirsin” ifadeleri arasında çelişki var.
Kabul etmem mümkün değil çünkü söyledikleri kesinlikle yanlış olabilir.
Açıklama: “kesinlikle” ile “yanlış olabilir”
Bu sorumluluğu kesinlikle üstlenmeyebilirim.
Açıklama: “kesinlikle” ile “üstlenmeyebilirsin”
Hazırlanan proje kesinlikle kabul edilebilir.
Açıklama: “kesinlikle” ile “kabul edilebilir”
Mutlaka seni beklemek durakta kalmış olabilir.
Açıklama: “mutlaka” ile “olabilir”
Araştırma yapmasam da sorunun cevabını kesinlikle tahmin edebilirim.
Açıklama: “kesinlikle” ile “tahmin edebilirim”
3) Sözcüklerin Yanlış Yerde Kullanılması
➤ Sözcükler, cümlede en doğru yerde yer almalıdır. Özellikle zarf (belirteç) ya da niteleme sıfatı yanlış yerde kullanıldığında anlatım bozukluğu oluşur.
➤ Örneğin “Yeni parka geldim ki bir de ne göreyim?” bu cümlede “yeni park” ifadesi yanlıştır çünkü cümlede anlıyoruz ki gelme eyleminin yeni olduğu bellidir. O yüzden cümleyi şu şekilde düzeltiriz: “Parka yeni geldim ki bir de ne göreyim?”
✔️ Açıklamalı Örnekler
Her yardım isteyen insana destek olurdu.
Açıklama: “her” sözcüğü yardımı değil insanı belirtmeli.
Düzeltme: Yardım isteyen her insana destek olurdu.
Kamera kaydından tekrar tekrar kaza anı izlendi.
Açıklama: “tekrar tekrar” ikilemesi kazayı değil, “izlendi” fiilinin anlamını etkilemeli.
Düzeltme: Kamera kaydından kaza anı tekrar tekrar izlendi.
İzinsiz atölyeye girmek tehlikeli ve yasaktır.
Açıklama: Sanki iki tür atölye var: izinli atölye, izinsiz atölye. Halbuki izinsiz girilemeyeceği söylenmek istenmiş.
Düzeltme: Atölyeye izinsiz girmek tehlikeli ve yasaktır.
Çocuk kulübüne kaydolan Nermin teyzenin kızı, özgüveni yüksek biriydi.
Açıklama: Nermin teyze çocuk kulübüne kaydolmayacağı için bu ifadenin “kızı” kelimesinden hemen önce yazılması gerekir.
Düzeltme: Nermin teyzenin çocuk kulübüne kaydolan kızı, özgüveni yüksek biriydi.
Öğretmen olarak doğduğu köye atandı.
Açıklama: Öğretmen olarak doğulmayacağı için bu ifadenin yüklemden hemen önce yazılması gerekir.
Düzeltme: Doğduğu köye öğretmen olarak atandı.
Bir fırsatını buldu mu günde on defa kıyafet satan bu dükkâna giderdi.
Açıklama: “Günde on defa kıyafet satmak” ifadesi hatalıdır çünkü “defa” bir olayın her bir tekrarlanışında kullanılır. Yani bu kelimeyi ismin değil fiil soylu sözcüğün (fiilimsi, çekimli fiil) önüne getirmek uygun olur.
Düzeltme: Bir fırsatını buldu mu kıyafet satan bu dükkâna günde on defa girerdi.
4) Sözcüklerin Yanlış Anlamda Kullanılması
➤ Bir sözcüğün anlamına uygun olmayan bir cümlede kullanılması, anlatım bozukluğuna yol açar.
➤ Başka sözcüğün yerine kullanılan bir sözcük okunuş olarak onu çağrıştırabilir ancak aynı anlamda olmadığı için yanlış olur.
➤ O yüzden kelimeleri, anlamını bilmeden kullanmamalıyız.
➤ Örneğin “Bu tarihi yapının tüm restorasyon işlemleri bilinçli kişiler tarafından gerçekleştirildi.” cümlesinde kişinin bilinçliliğinden ziyade uzmanlığı vurgulanmak istenmiş. O yüzden “bilinçli” yerine “uzman” sözcüğünün gelmesi gerekir.
📚 Birbiriyle Karıştırılan Bazı Sözcükler
Öğretim – öğrenim
Kaplamak – kapsamak
Azımsamak – küçümsemek
Yaratıcı – pratik
Etkin – etken
Çekimser – çekingen
Mantıklı – anlamlı
Ayrım – ayrıcalık
Güvenilir – güvenli
Ücret – fiyat
Neden oldu – sağladı
Duyarlı – duygusal
Dikmek – ekmek
Bağımlı – bağlı
Yakın – yaklaşık
Bilinçli – bilgili
✔️ Açıklamalı Örnekler
Yeni taşındığı ev, şehir merkezine yaklaşık bir konumda olduğu için ulaşım sıkıntısı çekmiyor.
Açıklama: “Yaklaşık” değil, “yakın” olmalı.
Toplantıda yeni karar hakkında oylama yapıldığında bazıları çekingen kaldı.
Açıklama: “çekingen”, ürkekliktir; onun yerine kararsızlık anlamında olan “çekimser” sözcüğü gelmeli.
Öğrencileri sosyalleştirmek için okulda çeşitli etken çalışmalar düzenlenmelidir.
Açıklama: “Etken” yerine “etkin” sözcüğü gelmeli.
O mağazadaki telefon ücretlerinde indirim olacağı söyleniyor.
Açıklama: Ücret, hizmet karşılığında ödenen paradır. Onun yerine “fiyat” sözcüğü gelmeli.
Bir süre askeri ücretle çalıştıktan sonra maaşına zam yapıldı..
Açıklama: “Askeri” değil, “asgari” olmalı.
Son yıllarda yağışların ciddi oranda azalması, bölgede kuruluk riskini beraberinde getiriyor.
Açıklama: “Kuruluk” değil, “kuraklık” olmalı.
Burada gençlerin sorunlarını azımsama gibi bir niyetim yok.
Açıklama: Azımsama, niceliksel anlamda yetersiz görmektir. Onun yerine “küçümseme” sözcüğü gelmeli.
5) Deyim ve Atasözü Hatası
➤ Deyim ve atasözleri kalıplaşmış sözlerdir. Bunları oluşturan sözcükleri başkalarıyla değiştiremeyiz.
➤ Örneğin “Elimdeki her şeyi versem de yüzü doymuyor.” bu cümlede “yüzü doymuyor” ifadesi yanlıştır, yerine “gözü doymuyor” yazılmalı.
✔️ Açıklamalı Örnekler
Kaza haberini duyar duymaz saçından aşağı kaynar sular döküldü.
Açıklama: “Saçından aşağı kaynar su dökülmek” deyimi yanlıştır, deyimi oluşturan sözcükler değiştirilemez.
Düzeltme: Kaza haberini duyar duymaz başından aşağı kaynar sular döküldü.
Çocuk günden güne iyileşiyor, adeta gözünden kan damlıyordu.
Açıklama: “Gözünden kan damlamak” deyimi yanlıştır, onun yerine “yüzünden kan damlıyor” deyiminin gelmesi gerekir.
Saatlerdir hiçbir şey yemedim, midem zil çalıyor.
Açıklama: Deyimlerin yeri değiştirilemez. “midesi zil çalmak” diye bir deyim yoktur, onun yerine “karnı zil çalmak” deyiminin getirilmesi gerekir.
Düzeltme: Saatlerdir hiçbir şey yemedim, karnım zil çalıyor.
📌 Not: Deyim ve atasözlerinin anlamına uygun cümlede kullanılması gerekir. Aksi halde anlatım bozukluğu meydana gelir. Örneğin “Kardeşine her türlü yardımı yapar, elinden geleni ardına koymaz.” altı çizili “elinden geleni ardına koymaz” deyimi her türlü kötülük yapabilen kişiler için söylenir. Kardeşine her türlü yardımı yapan biri aynı kişiye kötülük yapmayacağı için bu deyim cümleye uygun değildir.
Olayları olduğu gibi anlatır, bire bin katarak söyler.
Açıklama: “Bire bin katmak” abartmak, olmayan bir şeyler eklemek anlamındadır. O yüzden cümleye uygun değildir. Onun yerine “ne eksik ne fazla” ifadesi daha uygun olur.
Düzeltme: Olayları olduğu gibi anlatır, ne eksik ne fazla söyler.
Günlerce düzgün yemek yiyemediği için etine dolgun biriydi.
Açıklama: “Etine dolgun olmak” deyimi biraz kilolu kimseler için söylenir. Halbuki cümlede kişinin düzgün yemek yemediği söylenmiş. O yüzden bu deyim yerine “iğne ipliğe dönmek, bir deri bir kemik kalmak…” gibi deyimlerden birinin gelmesi gerekir.
Konuyu öyle güzel anlattı ki adeta ağzına geleni söylüyordu.
Açıklama: “Ağzına geleni söylemek” deyimi düşünmeden kaba veya kırıcı konuşmak anlamındadır. Güzel konuşuyorsa bu deyim cümleye uygun değildir. Onun yerine “ağzından bal damlamak” deyimi daha uygundur.
Düzeltme: Konuyu öyle güzel anlattı ki adeta ağzından bal damlıyordu.
Pazarda kimse yoktu, adeta mahşer gibiydi.
Açıklama: “Mahşer gibi” deyimi çok kalabalık durumlarda kullanılır ancak pazarda kimse yoksa yerine “ana baba günü, in cin top oynuyordu…” gibi deyimlerden birinin gelmesi gerekir.
📌 Not: Atasözleri de kalıplaşmış ifadeler olduğu için atasözlerini oluşturan sözcükler başkalarıyla değiştirilemez. Örneğin “Aşure yemeye giden, kepçesini cebinde taşır.” atasözünde “kepçe” kelimesi hatalıdır, onun yerine “kaşık” yazılmalı.
6) Sıralama ve Mantık Hatası
a. Sıralama Hatası
➤ Sıralı halde verilen bazı durum, kişi, eylem ya da düşünce belli bir önem dahilinde olmalı.
➤ Eylemler mantıklı bir sıra içinde olmalı. Örneğin “Tedavisi bitince rahatlıkla koşabilir hatta yürüyebilir.” bu cümlede “hatta” bağlacından sonra anlarız ki kişi daha zorlu işi de yapacaktır ancak cümlede bu şekilde sıralanmamış. Doğrusu: “Tedavisi bitince rahatlıkla yürüyebilir hatta koşabilir.” olmalı.
➤ Birden çok zaman varsa bunlar birbiriyle karıştırılmamalıdır. Örneğin “Öyle güzel anlattı ki konuyu ömür boyu hatta sınava kadar unutmam.” cümlesinde verilen zamanlar önem sırasına göre yazılmamış. Doğrusu: “Öyle güzel anlattı ki konuyu sınava kadar ömür boyu unutmam.” olmalı.
➤ Bir durum doğal akış içinde verilmeli. Örneğin geçmişte yaşam koşullarının bugüne göre çok daha zor olduğunu ifade eden şu cümlede ısıtma cihazları uygun bir sıralama içinde değildir: “Bizim zamanımızda bırakın sobayı kalorifer bile yoktu.” Doğrusu: “Bizim zamanımızda bırakın kaloriferi soba bile yoktu.”
✔️ Örnekler
İşe zamanında gelmesini geçtim verilen işleri bile yapmıyor.
Düzeltme: Verilen işleri yapmasını geçtim, işe zamanında bile gelmiyor.
Sen bırak yumurta kırmayı sarma bile yapamazsın.
Düzeltme: Sen bırak sarma yapmayı, yumurta bile kıramazsın.
Bırak özür dilemeyi, hediye bile almaz.
Düzeltme: Burak hediye almayı, özür bile dilemez.
Bu hastalığın adını bırak, tedavisini bile doğru düzgün bilen yok.
Düzeltme: Bu hastalığın tedavisini bırak, adını bile doğru düzgün bilen yok.
Ağaçtaki meyvelerin çoğu olmasa bile tümü soğuktan zarar görmüştü.
Düzeltme: Ağaçtaki meyvelerin tümü olmasa bile çoğu soğuktan zarar görmüştü.
Etkili bir tedavinin ardından koşmaya hatta yürümeye başladı.
Düzeltme: Etkili bir tedavinin ardından yürümeye hatta koşmaya başladı.
🔥 Taktik: Sıralama bildiren ifadeler genellikle “hatta, değil, üstelik, değil, bile, bırak..” gibi sözcüklerden oluşur. Bu sözcükler kişi, eylem, düşünce ya da durumu uygun bir sırada verip vermediğine bakmamız gerekir.
b. Mantık Hatası
➤ Düşüncenin mantık kurallarına dayanmamasından kaynaklanır.
➤ Bu tür bozukluklarda ileri sürülen yargıların gerçekleşmesi mümkün değildir.
➤ Örneğin “Kıyafetleri çalınmış olarak bulunca ne yapacağını şaşırmış.” bu cümlede bir şey çalınmış olarak bulunamayacağı için mantık hatası vardır.
✔️ Açıklamalı Örnek Cümleler
Haftaya gideceğimiz tatili özlemle bekliyorum.
Açıklama: Tatile henüz gitmemişse onu özlemez, o günü iple çeker.
Düzeltme: Haftaya gideceğimiz tatili iple çekiyorum.
Bana ulaşan ya da ulaşmayan kıyafetleri terziye gönderdim.
Açıklama: Ulaşmayan kıyafeti gönderemez, o yüzden bu sözcüğün kaldırılması gerekir.
Düzeltme: Bana ulaşan kıyafetleri terziye gönderdim.
Yaptığı son hata yüzünden yüzde yüzlük kazanma fırsatını kaçırdı.
Açıklama: Yüzde yüzlük kazanma fırsatı varsa onu kaçıramaz. Bu nedenle “yüzde yüzlük” ifadesinin cümleden çıkarılması daha uygun olur.
Düzeltme: Yaptığı son hata yüzünden kazanma fırsatını kaçırdı.
Hafta sonları yaylaya gider, orada bir hafta kalırdı.
Açıklama: Hafta sonları gidiyorsa en fazla 2 gün kalır, 7 olmaz.
Düzeltme: Hafta sonları yaylaya gider, orada 2 gün kalırdı.
7) Anlam Belirsizliği
a) Zamir Eksikliği
➤ Tamlayanı düşmüş isim tamlamasında tamlanan durumunda bulunan 2. sözcüğün kime ya da neye ait olduğu bilinmemesinden kaynaklanır.
➤ Zamir eksikliğinde tamlanan durumundaki isimler genellikle “senin” ya da “onun” zamirleriyle okunur. Bu durum belirsizliğe neden olur.
➤ Bu hatayı düzeltmek için cümlede uygun yere bu iki zamirden birinin yazılması gerekir.
➤ Örneğin “Ne denli üzgün olduğunu gözlerine bakar bakmaz anladım.” bu cümlede kimden bahsediliyor? O yüzden cümle başına “senin, onun” zamirlerinden uygun olanını getirmek gerekir. Düzeltme: “Onun ne denli üzgün olduğunu gözlerine bakar bakmaz anladım.”
✔️ Örnek Cümleler
Çalışmalarını büyük bir özenle arşivlemiş, her birinin üzerine tarih de yazmayı unutmamış.
Düzeltme: Senin çalışmalarını büyük bir özenle arşivlemiş, her birinin üzerine tarih de yazmayı unutmamış.
Eserlerini okurken yalnız günümüzü değil, dünü de bütün olarak görme fırsatımız olacak.
Düzeltme: Onun eserlerini okurken yalnız günümüzü değil, dünü de bütün olarak görme fırsatımız olacak.
Arkadaşını ilk bakışta tanıyamadıysa da bir süre sonra hatırlamaya başladı.
Düzeltme: Senin arkadaşını ilk bakışta tanıyamadıysa da bir süre sonra hatırlamaya başladı.
Hedefinin yüksekte olduğunu öğrenince başta biraz şaşırdım.
Düzeltme: Onun hedefinin yüksekte olduğunu öğrenince başta biraz şaşırdım.
b) Karşılaştırma Hatası
➤ Yanlış yapılandırılmış karşılaştırmalar anlatım bozukluğuna neden olur.
➤ Örneğin “Spor yapmayı arkadaşımdan daha çok severim.” bu cümlede kişinin spora olan sevgisiyle arkadaşına olan sevgisi karşılaştırılmış gibi ancak asıl karşılaştırılan, iki arkadaşın spora olan sevgisidir. Cümleyi şu şekilde düzeltmek mümkün: “Spor yapmayı arkadaşıma göre daha çok severim.
✔️ Açıklamalı Örnek Cümleler
Kitap okuma hızı Hasan’a göre daha fazla.
Açıklama: Bu, Hasan’ın görüşü mü yoksa ikisinin okuma hızı mı karşılaştırılmış? Eğer karşılaştırma hatası varsa şu şekilde düzeltiriz: “Kitap okuma hızı Hasan’dan daha fazla.”, “O, Hasan’a göre daha hızlı kitap okur.”
Müzik dinlemeyi ablasından daha çok sever.
Açıklama: Kardeşlerin müziğe olan sevgisi mi karşılaştırılmış yoksa hem müzik hem de ablasına olan sevgi mi karşılaştırılmış?
Düzeltme: Müzik dinlemeyi ablasına göre daha çok sever.
c) Virgül Eksikliği
➤ Bazı sözcükler bazen hatalı olarak isim ya da sıfat tamlaması oluşturmakta.
➤ Bunu engellemenin yollarından biri de bu iki sözcük arasına virgül eklemektir.
➤ Bu bozukluğun giderilmesinde kullanılan virgül anlam karışıklığını önlediği gibi cümlenin anlamı üzerinde de önemli bir etkiye sahiptir.
➤ Örneğin “O kitabı çok sevdi.” cümlesinde “o” zamiriyle işaret edilen kitabı seven kişi mi yoksa kitabın kendisi mi? Bunu düzeltmenin yollarından biri bu zamirden hemen sonra virgül eklemektir. Düzeltme: “O, kitabı çok sevdi.”
✔️ Açıklamalı Örnek Cümleler
Muhtar yardımcısından gerekli evrakların yarım saat içinde hazırlanmasını istedi.
Açıklama: Bunu muhtar mı istedi yoksa biri muhtar yardımcısından mı istedi?
1. Düzeltme: Muhtar, yardımcısından gerekli evrakların yarım saat içinde hazırlanmasını istedi.
2. Düzeltme: O, muhtar yardımcısından gerekli evrakların yarım saat içinde hazırlanmasını istedi.
O yemeği masaya bıraktı.
Açıklama: “O” zamiriyle işaret edilen yemek mi yoksa masaya bırakan kişi mi?
1. Düzeltme: O, yemeği masaya bıraktı.
2. Düzeltme: Aşçı, o yemeği masaya bıraktı.
Genç görevliden konuyla ilgili bilgi istedi.
Açıklama: Bilgi isteyen genç biri mi yoksa biri genç görevliden bilgi mi istedi?
1. Düzeltme: Genç, görevliden konuyla ilgili bilgi istedi.
2. Düzeltme: O, genç görevliden konuyla ilgili bilgi istedi.
🔥 Dikkat: Yukarıdaki örneklerde gördüğünüz gibi virgülün kullanımı cümlenin anlamını önemli şekilde etkilemektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Hayır, genellikle okuyup yorumlama gerektirdiği için çok fazla bilgi istemez. Dikkatli okuduğunuzda ve bol bol alıştırma yaptığınızda bu bozuklukları bulmak mümkün olabilir.
Gereksiz kullanılan sözcük, duruluğa aykırıdır.
Yalınlık, ifadelerin söz sanatlarından arınmış halidir; duruluk ise gereksiz sözcüklerden arınmasıdır.
Bunlar aynı zamanda 7. sınıf anlatım bozukluğu konusu içindedir. İşte, anlamsal bozukluklar: gereksiz sözcük kullanımı, çelişen sözcüklerin kullanımı, sözcüklerin yanlış yerde kullanılması, sözcüklerin yanlış anlamda kullanılması, deyim ve atasözü hatası, sıralama ve mantık hatası, anlam belirsizliği
Yapıya dayalı anlatım bozukluğu, 7. sınıf anlatım bozukluğu konusunda yoktur.