Tamamlanmamış Atasözleri
Aba vakti yaba yaba vakti aba: Her iş için uygun bir zaman vardır. O zamanı beklemek, işi zamanında yapmak gerekir.
Ağalık vermekle, yiğitlik vurmakla: Saygınlık kazanmak için bedel ödemek, çeşitli zorlukları göze almak gerekir.
Ağanın gözü, yiğidin sözü: Baştaki kişinin çalışanları iyi çalıştırması, onları denetlemesi; yiğidin de sözünü tutması önemlidir.
Anca beraber kanca beraber: Yapılan iş ne şekilde sonuçlanırsa sonuçlansın birlikteliğin dağılmayacağını bildirir.
Ana ile kız, helva ile koz: Helvanın içindeki cevizi ayırmanın imkânsız olduğu gibi anne ile kızı da birbirinden ayırmak imkânsızdır.
Armudun önü, kirazın sonu: Armudu ilk zamanlarında, kirazı da son zamanlarında tüketmek gerektiğini vurgulayan atasözü.
Arpa samanıyla kömür dumanıyla: Her şeyin bir kusuru vardır, onları bu halleriyle kabul etmek gerekir.
Aslan postunda, gönül dostunda: Her varlığın bir güzelliği vardır. Yeter ki onları bütün halde görelim ve öyle kabul edelim.
At arıklıkla, yiğit gariplikle: Kişi zor durumdayken bile mücadelesinden vazgeçmiyorsa gerçek değerini gösterir.
Ata arpa, yiğide pilav: Kişinin güçlü olması için iyi yemek yemesi gerektiğini vurgular.
Az veren candan, çok veren maldan: Durumu iyi olmayan insanların yapacağı küçük yardımlar fedakârlık sayılır ancak zengin insanların yapacağı yardımlar fedakârlık olamaz.
Azıcık aşım, kaygısız başım: Mal mülk olarak çok fazla beklenti içinde olmadığında kişinin rahat ve huzurlu olacağını vurgulayan atasözü.
Baba himmet, oğul hizmet: Büyüklerden yardım ve destek beklemek için küçüklerin önce üzerlerine düşen görev ve hizmetleri yerine getirmesi gerektiğini vurgular.
Bağ bayırda, tarla çayırda: Bağın, suyun durmadığı bayır alanlarda; tarlanın da su gören çayırlık alanlarda olacağını vurgular. Bu atasözü mecazi anlamda bir işin uygun yerde daha iyi olacağını bildirir.
Başın sağlığı, dünyanın varlığı: Kişinin sağlığı onun için en büyük zenginliktir.
Berberin solumazı, tellağın terlemezi, kahvecinin söylemezi: Bir işte çalışan kişi, işinin olumsuz özelliklerini müşteriye yansıtmamalı.
Bin işçi, bir başçı: Bir işte ya da işçilerin olduğu ortamda onlardan sorumlu olan biri bulunur.
Bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz: Her kafada bir göz, ne kadar önemliyse her ana için bir kız da o denli önemlidir.
Bir görüş, bir kör biliş: Bir kez görülen bir iş, olay ya da varlık yeteri kadar anlaşılmaz.
Bir inat, bir murat: İnatla yapılan işten istenilen sonucun alınabileceğini vurgulayan bir atasözü.
Böyle başa böyle tıraş: Bir insana, toplumdaki konum ve değerine göre davranılır.
El el ile, değirmen yel ile: Değirmen, yel olmadan çalışmayacağı gibi insanların da başka insanlar olmadan işinde verimli ve başarılı olamayacağını bildiren bir atasözü.
El terazi, göz mizan: Bir varlığın ağırlığını ya da boyutunu ölçmek için ölçüm araçları yerine bazen el veya gözle kontrol etmenin yeterli olduğunu belirtir.
Er ekmeği, meydan ekmeği: Kadının, kocasının kazandığını rahatça ve çekinmeden yiyebileceğini bildirir.
Gafile kelam, nafile kelam: Laftan sözden anlamayan kişiye yapılan konuşmanın boşuna olduğunu vurgular.
Kız beşikte, çeyiz sandıkta: Kız çocukları daha beşikteyken çeyizinin hazırlandığını anlatır.
Kiminin parası, kiminin duası: Kimi insan işlerinde yardımcı olabilmek için sana para verir, kimileri de dua eder.
Kürkü orak vaktinde, orağı kürk: Bir işi yapmak veya ihtiyacı karşılamak için zamanından önce davranmak gerekir.
Nisan yağmuru altın araba, gümüş tekerlek: Çiftçi için nisan yağmurları bolluk ve bereketi temsil eder.
Önce can, sonra canan: İnsanların önemli bir anda önce kendini, sonra yakınını düşündüğünü vurgular.
Rençper kırk yılda, tüccar kırk günde: Emeğiyle çalışan kişinin kırk yılda kazandığını tüccarın kırk günde kazanacağını anlatır.
Selam para, kelam para: Her işin parayla yapılığı durumda kullanılan bir atasözü.
Tencere tava, herkeste bir hava: İnsanların farklı düşünce içinde olduğunu, görüş birliğinin olmadığını vurgular.
Sıkça Sorulan Sorular
Bunlar yüklemi olmayan atasözleridir. Bu nedenle eksiltili cümle niteliğindedir.
Evet, atasözlerinin hepsinde mesaj bulunur
